Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) sandıklı Meslek Yüksekokulu (MYO), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında farkındalık oluşturmak amacıyla bir konferans düzenledi.Etkinliğe, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Jale Akgöl, Sandıklı MYO Müdürü Doç. Dr. Münir Yaşar Kaya, akademik personel ve öğrenciler katıldı.“Şiddet, Toplumun Ortak Mücadelesini Gerektirir”
Konferansta konuşan Dr. Öğretim Üyesi Jale Akgöl, kadına yönelik şiddetin bir insan hakları ihlali ve küresel bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirtti. Akgöl, “Şiddet, yalnızca bireysel bir mesele değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak mücadelesini gerektiren bir insanlık sorunudur. Bu sorunu çözmek için sadece yasal düzenlemeler yeterli değildir; aynı zamanda toplumsal algıların değişmesi ve farkındalık yaratılması gerekir” dedi.Kadına yönelik şiddetin uzun vadeli etkilerinden de bahseden Akgöl, “Fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddet türlerinin yanı sıra ekonomik şiddet ve flört şiddeti de bu kapsamda değerlendirilmelidir. Şiddetin tanıkları olan çocuklar ve ergenler, aynı zamanda kendileri de şiddete maruz kalma riski taşımaktadır” diye konuştu.Dünya ve Türkiye’den Çarpıcı İstatistikler
Konferansta Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine yer veren Akgöl, dünya genelinde her üç kadından birinin fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kaldığını söyledi. Kadın cinayetlerinin yüzde 38’inin yakın partnerler tarafından işlendiğini belirtti.Türkiye’de ise 2023 yılı içerisinde 438 kadın öldürüldüğünü, bunların 135’inin şüpheli ölüm olarak kayıtlara geçtiğini ifade eden Akgöl, “1 Temmuz - 30 Eylül 2024 arasında 117 kadın cinayete kurban giderken, 110 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetmiştir. Kadınların yüzde 58’i ve genç kızların yüzde 52’si sosyal medyada maruz kaldıkları baskılar nedeniyle kozmetik işlem yaptırma gereksinimi hissetmektedir” dedi.“Dil, Toplumsal Algıyı Dönüştürmede Önemli Bir Araçtır”
Kadına yönelik şiddeti önlemede dilin ve toplumsal kalıpların değiştirilmesi gerektiğine dikkat çeken Akgöl, “Düşünce ve davranışlarımız, kullandığımız dilden etkilenir. ‘Erkek gibi güçlü’, ‘kadın gibi zayıf’ gibi ifadeler yerine cinsiyetten bağımsız ve açıklayıcı terimler kullanılmalıdır” önerisinde bulundu.Konferans, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından Dr. Jale Akgöl’e teşekkür plaketi takdim edilmesiyle sona erdi.
Konferansta konuşan Dr. Öğretim Üyesi Jale Akgöl, kadına yönelik şiddetin bir insan hakları ihlali ve küresel bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirtti. Akgöl, “Şiddet, yalnızca bireysel bir mesele değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak mücadelesini gerektiren bir insanlık sorunudur. Bu sorunu çözmek için sadece yasal düzenlemeler yeterli değildir; aynı zamanda toplumsal algıların değişmesi ve farkındalık yaratılması gerekir” dedi.Kadına yönelik şiddetin uzun vadeli etkilerinden de bahseden Akgöl, “Fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddet türlerinin yanı sıra ekonomik şiddet ve flört şiddeti de bu kapsamda değerlendirilmelidir. Şiddetin tanıkları olan çocuklar ve ergenler, aynı zamanda kendileri de şiddete maruz kalma riski taşımaktadır” diye konuştu.Dünya ve Türkiye’den Çarpıcı İstatistikler
Konferansta Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine yer veren Akgöl, dünya genelinde her üç kadından birinin fiziksel ya da cinsel şiddete maruz kaldığını söyledi. Kadın cinayetlerinin yüzde 38’inin yakın partnerler tarafından işlendiğini belirtti.Türkiye’de ise 2023 yılı içerisinde 438 kadın öldürüldüğünü, bunların 135’inin şüpheli ölüm olarak kayıtlara geçtiğini ifade eden Akgöl, “1 Temmuz - 30 Eylül 2024 arasında 117 kadın cinayete kurban giderken, 110 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetmiştir. Kadınların yüzde 58’i ve genç kızların yüzde 52’si sosyal medyada maruz kaldıkları baskılar nedeniyle kozmetik işlem yaptırma gereksinimi hissetmektedir” dedi.“Dil, Toplumsal Algıyı Dönüştürmede Önemli Bir Araçtır”
Kadına yönelik şiddeti önlemede dilin ve toplumsal kalıpların değiştirilmesi gerektiğine dikkat çeken Akgöl, “Düşünce ve davranışlarımız, kullandığımız dilden etkilenir. ‘Erkek gibi güçlü’, ‘kadın gibi zayıf’ gibi ifadeler yerine cinsiyetten bağımsız ve açıklayıcı terimler kullanılmalıdır” önerisinde bulundu.Konferans, katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından Dr. Jale Akgöl’e teşekkür plaketi takdim edilmesiyle sona erdi.
