İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'in gözaltına alınması hakkında açıklama yaptı.
Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'e yönelik yapılan operasyonun yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına dair endişeleri daha da artırdığını belirten İmamoğlu, "Yargının siyasallaştırılarak siyasi rakiplerin oyun dışına atılması amacıyla kullanılmasının, demokratik hukuk devleti ilkesine aykırı olduğunu vurgulamak zorundayım" dedi.
İmamoğlu'na yönelik olarak açılan ve kamuoyunda “Ahmak Davası” olarak bilinen dava ve benzeri pek çok soruşturmanın devlet ciddiyetinden ve yargı tarafsızlığından uzak olduğunu vurgulayan Başkan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Devlette görev yapmış ve yıllarca dekanlık, rektör yardımcılığı, GAP Belediyeler Birliği Genel Sekreterliği gibi kamu görevleri üstlenmiş bir bilim insanı ve seçilmiş belediye başkanı olan Özer’in emniyet güçlerinden kaçma ihtimali yokken ifadeye çağrılmak yerine, bir şafak operasyonuyla gözaltına alınması uygunsuzdur. Biz bu şafak operasyonlarının ilhamını hangi mirasınızdan aldığınızı iyi biliyoruz. Siyasi rakiplerin önünü kesmeye yönelik bu tür uygulama ve davalar hukuk ve adalete değil, yalnızca iktidarın amaçlarına hizmet etmektedir."
İmamoğlu, kamuoyuna mal olmuş şahsiyetlerle ilgili bu tür uygulamaların tarafsızlık ilkesine uygun ve titizlikle yürütülmesi gerektiğinin altını çizerek "Bugünkü şafak operasyonu ardından kamuoyuna yapılan açıklamada, Özer’in 10 yıl boyunca 694 terör örgütü mensubuyla görüştüğü iddia edilmektedir. Şayet bu iddia doğruysa kendisinin, ayda 5-6 terör örgütü mensubuyla görüştüğü anlamı çıkmaktadır. O halde neden bugüne kadar beklediniz? TUSAŞ’a saldıran teröristleri izlemek yerine devlete yıllarca hizmet etmiş akademisyenleri mi izliyorsunuz? Özer, belediye başkan adayı olduğunda adli sicilini soruşturdunuz, arşiv kaydını soruşturdunuz. Aynı adliyeden temiz kağıdı verdiniz. Altı ayda ne değişti?" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ön yargısız bir kucaklaşmanın talep edildiği, Abdullah Öcalan’ın terörü sonlandırmak üzere Meclis’te konuşmasına zemin hazırlandığı bir dönemde CHP’li bilim insanı bir belediye başkanının terör iddiasıyla gözaltına alınmasını Türk milletinin vicdanına havale ettiğini bildiren Ekrem İmamoğlu, açıklamasını şu sözlerle noktaladı:
"Bu çaba ana muhalefete ve İstanbul’a itibar suikasti değilse nedir? Daha açık sorayım sizin İstanbullularla derdiniz nedir? Sizin Türkiye hayaliniz, Türkiye Yüzyılı’nız bu mudur? Kucaklaşma dediğiniz bu mudur? Ne yaparsanız yapın, hangi karanlık planı düşünürseniz düşünün bu siyasi ve kurumsal çürümeyi bitireceğiz. Türkiye Cumhuriyeti devletini kişilere değil, kurallar ve kurumlara bağlı, herkes için eşit ve adil hizmet üreten bir yapıya kavuşturacağız."
HIBYA
Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'e yönelik yapılan operasyonun yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığına dair endişeleri daha da artırdığını belirten İmamoğlu, "Yargının siyasallaştırılarak siyasi rakiplerin oyun dışına atılması amacıyla kullanılmasının, demokratik hukuk devleti ilkesine aykırı olduğunu vurgulamak zorundayım" dedi.
İmamoğlu'na yönelik olarak açılan ve kamuoyunda “Ahmak Davası” olarak bilinen dava ve benzeri pek çok soruşturmanın devlet ciddiyetinden ve yargı tarafsızlığından uzak olduğunu vurgulayan Başkan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Devlette görev yapmış ve yıllarca dekanlık, rektör yardımcılığı, GAP Belediyeler Birliği Genel Sekreterliği gibi kamu görevleri üstlenmiş bir bilim insanı ve seçilmiş belediye başkanı olan Özer’in emniyet güçlerinden kaçma ihtimali yokken ifadeye çağrılmak yerine, bir şafak operasyonuyla gözaltına alınması uygunsuzdur. Biz bu şafak operasyonlarının ilhamını hangi mirasınızdan aldığınızı iyi biliyoruz. Siyasi rakiplerin önünü kesmeye yönelik bu tür uygulama ve davalar hukuk ve adalete değil, yalnızca iktidarın amaçlarına hizmet etmektedir."
İmamoğlu, kamuoyuna mal olmuş şahsiyetlerle ilgili bu tür uygulamaların tarafsızlık ilkesine uygun ve titizlikle yürütülmesi gerektiğinin altını çizerek "Bugünkü şafak operasyonu ardından kamuoyuna yapılan açıklamada, Özer’in 10 yıl boyunca 694 terör örgütü mensubuyla görüştüğü iddia edilmektedir. Şayet bu iddia doğruysa kendisinin, ayda 5-6 terör örgütü mensubuyla görüştüğü anlamı çıkmaktadır. O halde neden bugüne kadar beklediniz? TUSAŞ’a saldıran teröristleri izlemek yerine devlete yıllarca hizmet etmiş akademisyenleri mi izliyorsunuz? Özer, belediye başkan adayı olduğunda adli sicilini soruşturdunuz, arşiv kaydını soruşturdunuz. Aynı adliyeden temiz kağıdı verdiniz. Altı ayda ne değişti?" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ön yargısız bir kucaklaşmanın talep edildiği, Abdullah Öcalan’ın terörü sonlandırmak üzere Meclis’te konuşmasına zemin hazırlandığı bir dönemde CHP’li bilim insanı bir belediye başkanının terör iddiasıyla gözaltına alınmasını Türk milletinin vicdanına havale ettiğini bildiren Ekrem İmamoğlu, açıklamasını şu sözlerle noktaladı:
"Bu çaba ana muhalefete ve İstanbul’a itibar suikasti değilse nedir? Daha açık sorayım sizin İstanbullularla derdiniz nedir? Sizin Türkiye hayaliniz, Türkiye Yüzyılı’nız bu mudur? Kucaklaşma dediğiniz bu mudur? Ne yaparsanız yapın, hangi karanlık planı düşünürseniz düşünün bu siyasi ve kurumsal çürümeyi bitireceğiz. Türkiye Cumhuriyeti devletini kişilere değil, kurallar ve kurumlara bağlı, herkes için eşit ve adil hizmet üreten bir yapıya kavuşturacağız."
HIBYA